Sanal Kumar Bağımlılığı Nedir?

Sanal Kumar Bağımlılığı Nedir?

SANAL KUMAR BAĞIMLILIĞI NEDİR? BELİRTİLERİ VE PSİKOLOJİK ETKİLERİ

Sanal kumar, teknolojinin gelişmesiyle birlikte kumar davranışını her an erişilebilir hale getirmiştir. İnternet üzerinden oynanan bahisler, casino oyunları ve şans oyunları; zaman, mekân ve sosyal denetim sınırlarını ortadan kaldırır. Bu durum, bazı kişiler için başlangıçta masum bir eğlence gibi görünse de zamanla kontrol kaybı ve bağımlılık döngüsüne dönüşebilir.

Sanal kumar bağımlılığı, kişinin kumar oynama davranışını durdurmakta zorlanması, bu davranışın yaşamının merkezine yerleşmesi ve ortaya çıkan olumsuz sonuçlara rağmen devam etmesiyle karakterizedir.

Sanal Kumar Bağımlılığı Nedir?

Sanal kumar bağımlılığı, kişinin internet üzerinden oynadığı kumar davranışı üzerinde kontrolünü giderek kaybetmesi ve bu davranışın yaşamının merkezine yerleşmesiyle ortaya çıkan bir davranışsal bağımlılık türüdür. Başlangıçta eğlence, merak ya da kısa süreli bir heyecan arayışıyla başlayan kumar oynama davranışı, zamanla kişinin duygusal düzenleme biçimi haline gelebilir.

Sanal kumarı diğer kumar türlerinden ayıran en önemli özellik, sürekli erişilebilir olmasıdır. Kişi evde, işte ya da yalnız kaldığı herhangi bir anda kumara ulaşabilir. Bu durum, kumar davranışının fark edilmeden sıklaşmasına ve sınırların giderek silikleşmesine yol açar. Fiziksel bir mekâna gitme zorunluluğu olmadığı için sosyal denetim azalır; kişi çoğu zaman bu davranışı gizlice sürdürür.

Sanal kumar bağımlılığında asıl bağlanılan şey yalnızca para kazanma ihtimali değildir. Oynama anındaki heyecan, belirsizlik, “az kala” deneyimi ve bir sonraki turda kazanma umudu, kişinin zihninde güçlü bir çekim yaratır. Zamanla kumar, keyif veren bir etkinlik olmaktan çıkarak; stresle baş etme, duygusal boşluğu doldurma ya da olumsuz duygulardan kaçma aracı haline gelir.

Bu süreç ilerledikçe kişi, kumar oynamadığı zamanlarda huzursuzluk, gerginlik ya da boşluk hissi yaşayabilir. Kumar oynama davranışı kısa süreli bir rahatlama sağlasa da sonrasında suçluluk, pişmanlık ve kaygı artar. Bu olumsuz duygular ise kişiyi yeniden kumara yönlendirerek bağımlılık döngüsünü pekiştirir.

Sanal kumar bağımlılığı, irade zayıflığı ya da karakter sorunu değildir. Beynin ödül sistemi, öğrenilmiş davranış kalıpları ve duygusal ihtiyaçlar bu sürecin temelinde yer alır. Kişi çoğu zaman hem kumarı bırakmak ister hem de bunu başaramadığını hisseder. Bu içsel çatışma, bağımlılığın en yıpratıcı yönlerinden biridir.

Sanal Kumar ve Dopamin Döngüsü

Sanal kumarı bu kadar güçlü kılan en önemli mekanizmalardan biri dopamin döngüsüdür. Dopamin, beyinde ödül ve motivasyonla ilişkili bir nörotransmiterdir.

Kumar oynarken:

  • Kazanma ihtimali,
  • Belirsizlik,
  • “Az kala” deneyimi

Beyinde yoğun dopamin salınımına yol açar. İlginç olan nokta, dopaminin esas olarak kazançta değil, beklenti anında artmasıdır. Bu nedenle kişi kaybetse bile oynamaya devam edebilir.

Zamanla beyin bu dopamin artışına alışır ve aynı etkiyi hissedebilmek için:

  • Daha sık,
  • Daha uzun,
  • Daha riskli

Oynama ihtiyacı doğar. Böylece bağımlılık döngüsü pekişir.

Sanal Kumar Bağımlılığının Belirtileri

Sanal kumar bağımlılığı genellikle yavaş ilerler ve başlangıçta fark edilmesi zor olabilir. En sık görülen belirtiler şunlardır:

  • Kumar oynama süresini kontrol edememe
  • Kaybedilen parayı geri kazanma düşüncesiyle tekrar oynama
  • Maddi kayıpları gizleme
  • Kumar oynamadığında huzursuzluk, sinirlilik
  • Sorumlulukları erteleme veya ihmal etme
  • Yalan söyleme ve kaçınma
  • Suçluluk ve utanç duygularına rağmen kumara devam etme

Bu belirtiler kişinin yaşam kalitesini belirgin şekilde etkilemeye başladığında, bağımlılık döngüsü yerleşmiş olabilir.

Sanal Kumar Bağımlılığı Neden Devam Eder?

Birçok kişi “bırakmak istiyorum ama yapamıyorum” cümlesini tekrar eder. Bunun nedeni irade eksikliği değil; beynin öğrenilmiş ödül sistemidir. Kumar, beyinde kısa süreli rahatlama ve haz sağlarken uzun vadede kaygı, suçluluk ve boşluk hissini artırır.

Bu durum kişiyi tekrar kumara yönlendirir ve döngü derinleşir.

Sanal Kumar Bağımlılığında Psikoterapi

Terapi süreci, kumar davranışının arkasındaki duygusal ve zihinsel süreçleri anlamaya odaklanır.

Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), kumar oynama isteğini tetikleyen düşüncelerin fark edilmesini sağlar. “Bir kez daha denersem kazanırım”, “Şimdi durursam her şey boşa gider” gibi bilişsel çarpıtmalar ele alınır. Kişi, dürtüyle düşünce arasına mesafe koymayı öğrenir.

EMDR terapisi, kumar davranışının altında yatan duygusal yükler, yoğun stres anıları ya da kontrol ihtiyacını besleyen geçmiş deneyimler üzerinde çalışılmasına olanak tanır. Bazı kişiler için kumar, geçmişte yaşanan güçsüzlük ya da değersizlik duygularının telafisi haline gelmiş olabilir.

Terapi süreci, kişinin yalnızca kumarı bırakmasını değil; duygularıyla daha sağlıklı baş etmesini hedefler

 

Bu gönderiyi paylaş

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Whatsapp
Hemen Arayın
× Whatsapp